SAĞLIKLI LEPİSTESLER İÇİN 12 MADDE
Lepistesler, en çok yetiştirdiğimiz ve
severek beslediğimiz çok güzel balıklar olmasına rağmen sıkça ölmeleri her
besleyen tarafından bilinen gerçektir. Balıklarımızın en iyi şekilde
bakılabilmesi ve ölümlerin bir nebze de olsa azaltılması için tavsiye
niteliğinde 11 madde sıraladım. Bu maddelere uyulduğu sürece, kolay ölebilen bu
narin balıkların akvaryumlarınızdaki ömürlerinin daha uzun, renklerinin canlı
ve üretkenliklerinin daha iyi olacağı düşüncesindeyim. Bu maddeleri birer cümle
ile geçip, sonrasında bildiklerimi maddeler halinde detaylandırmak istiyorum.
1.) Balıkçınıza yeni gelmiş yorgun lepistesleri almaktan uzak durun ki ölecek olan orada ölsün,
2.) Lepsiteslerinizi büyük akvaryumlarda yaşatın ki su değerleri kolay kolay değişmesin,
3.) Balık sayısını oldukça sınırlı tutun ki balıklarınıza yüzecek alan kalsın,
4.) Akvaryumlarınızı canlı bitkilerle dekore edin ki suyunuzun biyolojik temizlenmesi daha efektif olsun,
5.) Su değerlerini balıklarınızın ihtiyacına göre ayarlayın ki gelişmeleri sekteye upramasın,
6.) Lepsiteslerini uygun balıklarla yaşatın ki diğer balıklar tarafından taciz edilmesin,
7.) Beslenmelerine önem verin, yem çeşitlemesi yapın ki gelişmeleri sağlam olsun,
8.) Filtreleme ve dip çekimleri ile suyu temiz tutun, filtrenizi kapatmayın ki suyunuz görünen ve görünmeyen kirlerden temizlensin,
9.) Dişi ve erkek sayısını dengeli tutun, dişiler her zaman erkeklerden fazla olsun ki kovalanan ve yumurtlayan dişilerinize dinlemek için zaman doğsun,
10.) Dip çekimi sonrası su düzenleyicileri kullanın ki balıklarınızın yaşayabileceği suları olsun,
11.) Dişi lepisteslerinizin erken döl almalarını önleyin ki yıpranma erken yaşta başlamasın,
12.) Hasta balıklarınızı diğerlerinden ayırarak tedaviye başlayın ki hastalık diğer balıklarınıza geçmesin ve ilaçlar sağlam balıkları rahatsız etmesin.
Detaylara gelince:
1) Dinlenmiş Balıklar
1.) Balıkçınıza yeni gelmiş yorgun lepistesleri almaktan uzak durun ki ölecek olan orada ölsün,
2.) Lepsiteslerinizi büyük akvaryumlarda yaşatın ki su değerleri kolay kolay değişmesin,
3.) Balık sayısını oldukça sınırlı tutun ki balıklarınıza yüzecek alan kalsın,
4.) Akvaryumlarınızı canlı bitkilerle dekore edin ki suyunuzun biyolojik temizlenmesi daha efektif olsun,
5.) Su değerlerini balıklarınızın ihtiyacına göre ayarlayın ki gelişmeleri sekteye upramasın,
6.) Lepsiteslerini uygun balıklarla yaşatın ki diğer balıklar tarafından taciz edilmesin,
7.) Beslenmelerine önem verin, yem çeşitlemesi yapın ki gelişmeleri sağlam olsun,
8.) Filtreleme ve dip çekimleri ile suyu temiz tutun, filtrenizi kapatmayın ki suyunuz görünen ve görünmeyen kirlerden temizlensin,
9.) Dişi ve erkek sayısını dengeli tutun, dişiler her zaman erkeklerden fazla olsun ki kovalanan ve yumurtlayan dişilerinize dinlemek için zaman doğsun,
10.) Dip çekimi sonrası su düzenleyicileri kullanın ki balıklarınızın yaşayabileceği suları olsun,
11.) Dişi lepisteslerinizin erken döl almalarını önleyin ki yıpranma erken yaşta başlamasın,
12.) Hasta balıklarınızı diğerlerinden ayırarak tedaviye başlayın ki hastalık diğer balıklarınıza geçmesin ve ilaçlar sağlam balıkları rahatsız etmesin.
Detaylara gelince:
1) Dinlenmiş Balıklar
Balıklar akvaryumcudaki tanka gelene
kadar oldukça uzun bir yol katederler. Bu yol yurt dışındaki üreticiden ve
toptancılarda başlar, yurtiçindeki toptancılar vasıtasıyla akvaryumcunuza gelir
ve oradan da size ulaşır. Her defasında su değişimi, nakliye şartları balıktan
biraz bir şeyler alır götürür. Bu durum en son geldiği akvaryumda kendisini
daha net bir şekilde belli eder ve yol yorgunu olan balık ölecekse doğal olarak
en son geldiği akvaryumda ölür. Bu da ya sizin akvaryumunuzdur ya da
akvaryumcunuzun akvaryumu. Bu nedenle bu konuda tavsiye edilen husus,
satınalmadan önce balığı akvaryumcuda izlemektir. Aslında bu pek de pratik bir
çözüm değil. Çünkü, aramızdan kaç kişi diğer bir ilçedeki akvaryumcuya gidip
balığı görecek ve almadan geri dönüp, iki üç gün sonra tekrar gidip bakacak?
Doğrudur, ama bu fırsatı kullanma şansı olanlar da kullanmalıdır.
2) Büyük akvaryum
2) Büyük akvaryum
Akvaryumunuzu olabildiğince büyük seçin.
Unutmayın ki ne kadar büyük akvaryum o kadar az sorun demektir. Küçük
akvaryumlarda suyun kalitesini bir çizgide tutmak zordur. Bir balık ölür,
farkına varmazsınız, balık çürüdükçe suda bozulma olur. Ama 300 litrelik
akvaryumun suyunda bu bozulma küçük akvaryumdaki kadar değildir. Çünkü su hacmi
fazladır.
3.) Balık Sayısı:
3.) Balık Sayısı:
Balık sayınızı sınırlı tutun. Rengarenk
lepistelerimizin akvaryumu doldurması elbette görsel bir şölen olarak
değerlendirilirse de balıklara yeteri kadar yüzme alanının kalmaması onları
sıkıntıya sokacaktır. Gözlemlerim odur ki, tenha akvaryumlarda yavrular
yenmeden yaşabilmektedirler. Kalabalık akvaryumlarda ise yavrular yetişkinlere
yem olarak gözükmektedir.
4.) Bitkilendirme:
4.) Bitkilendirme:
Bitkilendirmeye önem verin. Bitkiler
akvaryuma bir estetik katmakla birlikte esas görevleri suyu temizlemeleridir.
Nitrit, Nitrat döngüsünden ortaya çıkan amonyak bitkiler tarafından gübre
olarak kullanılır ve bu zehirli maddenin sudaki oranı azalır. Hızlı büyüyen bitkiler
bu görevi yavaş büyüyen bitkilere göre daha iyi yaparlar.
Keza, bitkilerin yavrularınız için
saklanma yeri olduğunu ve Lepsiteslerin doğal ortamında, bitkinin yerinin
yadsınamaz bir gerçek olduğunu unutmamak gerek.
5.) Su Değerleri:
5.) Su Değerleri:
Su değerlerini takip etmek gerekir.
Bunun suya devamlı olarak müdahale edilmesi gerektiği anlamı çıkarılmamalıdır.
Suyun PH ve GH’ını oluşturacak ortamı bir kere
hazırladığımızda suyla fazla oynama yapmanın su değerlerini bozacağını
unutmamak gerekir. pH 5.5, 8.5, GH 10°-30° Su ısısını da 24°-28 °C arasında tutmak
aranılan su şartlarıdır. Aslında değerlere bakıldığında özellikle ph ve gh
oldukça geniş bir yelpazede oluşmuştur. Yani bu değerler ulaşılması zor
değerler değildir, yeter ki değerlerde dalgalanmalar olmasın. Önemli olan
budur.
6.) Tank Arkadaşları:
6.) Tank Arkadaşları:
Lepisteleriniz huzurlu bir ortamda
gelişmelerini izlemek için onları rahatsız edecek balıklarla bir arada
tutmayın. Plati, Moli gibi diğer canlı taşıyan türleri, karidesler, cüce
vatozlar, bazı tetra türleri onların huzurla yaşayacağı balıklardır. Ama her
zaman için en iyisi akvaryumunuzda tek tür balığı barındırmaktır
Lepisteslerin özellikle erkeklerin
muhteşem kuyrukları hepimizin dikkatini çektiği gibi, bu kuyruklar bazen diğer
balıkların da dikkatini çekmektedir. Kuyruğunu yenen balık ciddi bir yaralanma
geçirdiği için yaşayamayacaktır. Bu nedenle olabildiğince Lepisteslerinizi
karma akvaryumlarda bulundurmayın. Eğer yine de karma akvaryum yapmayı
planlıyorsanız çoğunlukla suyun üst seviyesinde yüzen Lepisteslerinize
karşılık, suyun tabanını tercih eden balıkları seçmenizde yarar bulunmaktadır.
Böylelikle balıklarınız olabildiğince az karşılaşacaklar ve yüzme alanları
daralmayacaktır. Mesela, diplerde yüzer Kırmızı Burun Tetra, çok güzel bir sürü
balığıdır. Ama öyle 40-50 litrelik akvaryumlar bu tür için
ufaktır. Tetrazon gibi Melek Balığı gibi kuyrukları yiyecek ve yavru
lepistesleri avlayacak balıkları lepisteslerle aynı akvaryuma koymak hata olur.
7.) Beslenme:
7.) Beslenme:
Beslenmelerine özen göstermek
üremelerini tetikleyecektir. Lepisteslerimizin gelişimi için beslenmelerine ve
bunun için de öncelikle bizlerin yem kalitesine önem vermemiz gerekir. Yemleri
kaliteli almak ve aynı şekilde muhafaza etmek için:
- Açık yemlerden olabildiğince uzak durulmalı,
- Plastik poşetlerde satılan yemler kullanılmamalı,
- Satınalırken ve kullanırken yemlerin son kullanma tarihlerine dikkat edilmeli,
- Yemlerde tür çeşitliliğine gidilmeli,
- Kutudaki yem ıslatılmamalı ve nemli ortamdan, sıcaktan uzak tutarak muhafaza edilmelidir.
- Açık yemlerden olabildiğince uzak durulmalı,
- Plastik poşetlerde satılan yemler kullanılmamalı,
- Satınalırken ve kullanırken yemlerin son kullanma tarihlerine dikkat edilmeli,
- Yemlerde tür çeşitliliğine gidilmeli,
- Kutudaki yem ıslatılmamalı ve nemli ortamdan, sıcaktan uzak tutarak muhafaza edilmelidir.
Maddi imkanlarımız dahilinde
olabildiğince bu hususlara uyulması balıklarımızın ve bizlerin lehinedir.
Öte yandan herhangi bir maliyete
katlanmadan uygulayacağımız beslenme rejimleri de vardır. Bunlar:
- Balıklarımıza haftada bir gün yemleme yapmamak sindirim sistemlerini dinlendirecektir. Unutmayınız ki balıklarınız açlıktan ölmeyeceklerdir. Zaten siz yem vermediğiniz o bir günde dahi, onlar yiyecek ufak tefek bir şeyle muhakkak bulacakladır.
- Balıklarınıza olabildiğince az yem verin ve fırsatınız varsa yemlemeyi günde 3-4 kez yapın. Buradaki tehlike ise, az yem veriyorum diye balıklarınıza normal bir yemleme yapıp bunu günü 4 kere uygulamak, balıklarınızın yağlanmasına ve üreme kabiliyetlerinin kaybolmasına sebep olacaktır.
- Balıklarınıza kışın haşlanmış ıspanak, baharda da haşlanmış bezelye ve/veya bakla vermeniz onların bitkisel yem ihtiyacını karşılayacaktır. Özellikle bezelye ve baklayı haşladıktan sonra dondurup yaz aylarında vermeniz ıspanağın kışın piyasaya çıkmasına kadar çok yardımcı olacaktır.
- Balıklarımıza haftada bir gün yemleme yapmamak sindirim sistemlerini dinlendirecektir. Unutmayınız ki balıklarınız açlıktan ölmeyeceklerdir. Zaten siz yem vermediğiniz o bir günde dahi, onlar yiyecek ufak tefek bir şeyle muhakkak bulacakladır.
- Balıklarınıza olabildiğince az yem verin ve fırsatınız varsa yemlemeyi günde 3-4 kez yapın. Buradaki tehlike ise, az yem veriyorum diye balıklarınıza normal bir yemleme yapıp bunu günü 4 kere uygulamak, balıklarınızın yağlanmasına ve üreme kabiliyetlerinin kaybolmasına sebep olacaktır.
- Balıklarınıza kışın haşlanmış ıspanak, baharda da haşlanmış bezelye ve/veya bakla vermeniz onların bitkisel yem ihtiyacını karşılayacaktır. Özellikle bezelye ve baklayı haşladıktan sonra dondurup yaz aylarında vermeniz ıspanağın kışın piyasaya çıkmasına kadar çok yardımcı olacaktır.
Bununla birlikte, evde kendiniz de yem
yapabilirsiniz ama, ben bu konuyu hiç denemediğim için sizlere de burada
öneride bulunmak istemiyorum.
Piyasadan satın alacağınız yemlere gelince, bunları tropikal balık yemi kategorisinde kolaylıkla her yerden bulabilirsiniz. Bu yemlerden çeşitleme yapmak istediğinizde,
- Pul ve granül yemler alınabilecek yemlerin başında gelir,
- Cama yapıştırılan yemler balıklarınızın iştahla yedikleri yemler arasındadır.
- Balıklarınıza bits yem de verebilirsiniz. Lepistesler bazı yemleri büyük oldukları için ilk anda yutamasalar bile yem yumuşadıkça kolaylıkla yemektedirler.
- Sera Vipagran büyük olmasına karşın yumuşak bir yem olduğu için lepistesler tarafından kolaylıkla kabul edilmektedirler.
- Artemya da hem yavrularınıza ve hem de yetişkin Lepisteslerinize vereceğiniz sağlıklı protein kaynaklarıdır. Eğer artemya çıkarmakta sıkıntınız oluyorsa bu sefer kabuğu soyulmuş (decapsulated) artemya verebilirsiniz.
- Ek protein takviyesi olarak, dondurulmuş kuru gıdaları da beslenme rejimine sokabilirisiniz. Tubifeks, sivrisinek larvası, kurutulmuş su piresi, en çok bilinen ve kolay bulunan yemlerdir. Bununla birlikte içlerinden en pahalısının kurutulmuş sivrisinek larvası olduğunu belirtmek isterim. Tubifeks küplerini de vermeden önce ayrı bir kapta yumuşatıp, küpün havasını aldıktan sonra balıklara verilmesi tüketimini kolaylaştıracaktır.
- Son olarak, bir de spirulina tabletten bahsetmek isterim. Besin değeri yüksek olan bu yosun kaynaklı tablet yem, balıklarınızın bitkisel yemlerden alacağı ihtiyacı kolaylıkla karşılayacaktır.
8.) Filtreleme, Dip çekimi ve Akıntı:
Piyasadan satın alacağınız yemlere gelince, bunları tropikal balık yemi kategorisinde kolaylıkla her yerden bulabilirsiniz. Bu yemlerden çeşitleme yapmak istediğinizde,
- Pul ve granül yemler alınabilecek yemlerin başında gelir,
- Cama yapıştırılan yemler balıklarınızın iştahla yedikleri yemler arasındadır.
- Balıklarınıza bits yem de verebilirsiniz. Lepistesler bazı yemleri büyük oldukları için ilk anda yutamasalar bile yem yumuşadıkça kolaylıkla yemektedirler.
- Sera Vipagran büyük olmasına karşın yumuşak bir yem olduğu için lepistesler tarafından kolaylıkla kabul edilmektedirler.
- Artemya da hem yavrularınıza ve hem de yetişkin Lepisteslerinize vereceğiniz sağlıklı protein kaynaklarıdır. Eğer artemya çıkarmakta sıkıntınız oluyorsa bu sefer kabuğu soyulmuş (decapsulated) artemya verebilirsiniz.
- Ek protein takviyesi olarak, dondurulmuş kuru gıdaları da beslenme rejimine sokabilirisiniz. Tubifeks, sivrisinek larvası, kurutulmuş su piresi, en çok bilinen ve kolay bulunan yemlerdir. Bununla birlikte içlerinden en pahalısının kurutulmuş sivrisinek larvası olduğunu belirtmek isterim. Tubifeks küplerini de vermeden önce ayrı bir kapta yumuşatıp, küpün havasını aldıktan sonra balıklara verilmesi tüketimini kolaylaştıracaktır.
- Son olarak, bir de spirulina tabletten bahsetmek isterim. Besin değeri yüksek olan bu yosun kaynaklı tablet yem, balıklarınızın bitkisel yemlerden alacağı ihtiyacı kolaylıkla karşılayacaktır.
8.) Filtreleme, Dip çekimi ve Akıntı:
Filtreleme, balıkların sağlığı ve suyun
berraklığı için fevkalade önemlidir. Özellikle dış filtrelerin içindeki filtre
malzemeleri nedeni ile sadece fiziksel değil biyolojik olarak da su
temizlenmektedir. Dış filtrelerdeki bazı malzemelerin üzerine yerleşen yararlı
bakteriler sudaki biyolojik dengeyi sağlamaktadırlar. Böylede sudaki nitrit,
önce nitrata ve daha sonra da amonyağa dönüşerek daha az zararlı bir kimyasal
haline gelirler.
Bahsettiğim nitrojen döngüsü sadece dış
filtreler ve bir miktar da şelale filtreler tarafından sağlanabilir. İç
filtrelerde malzemeler için yeterli bir hazne olmadığından nitrojen döngüsü
sağlayamazlar.
Gerek iç ya da dış filtreler olsun ve
gerekse de şelale filtreler olsun suyu hareketlendirerek sudaki oksijen
oranının artmasına yardımcı olurlar.
Filtrelerden gelen su akımının kuvvetli
olmaması gerekmektedir. Kuvvetli su akımı balıklarınızın yorulmasına,
renklerinin solmasına, direnç kayıplarına ve ölmelerine sebep olacaktır.
Bu nedenle, maddi imkanlar çerçevesinde
lepistesler için uygun kapasitedeki dış filtrelerin kullanılmasını
önermekteyim.
Gerek iç ve gerekse dış filtrelerin
sıralı zaman sisteminde açıp kapamak su kalitesinin bir standartta olmasını
önleyecektir. Zaman zaman forumlarda canlanarak tartışılan bu konu, özellikle
elektrik tasarrufu yapmak için düşünülse de özellikle dış filtrelerin
kapatılması filtredeki bakteri kültürünü azaltacağı için doğru bir fikir olarak
görmüyorum.
Filtre kullanımı ile birlikte, dipten su
çekmek ya da kumun üstünü süpürmek vazgeçilmesi zor bir önlemdir.
Filtrelerinizin ulaşamayacağı uzaklıktaki katı atıkların bozularak suya
karışmasına fırsat vermeden dip çekimi ile dışarı taşınması filtrenin yükünü
hafifleteceği gibi nitrojen döngüsündeki yükü de azaltacaktır.
9.) Dişi Erkek Sayısındaki Denge:
9.) Dişi Erkek Sayısındaki Denge:
Erkek Lepistesler devamlı olarak
çiftleşme isteğinde oldukları için dişilerin peşinden yüzmektedirler.
Erkeklerle dişilerin çiftleşme istekleri paralel yürümediği için dişiler her
zaman erkeklere cevap veremeyecekler ve bu nedenle de erkek balığın daimi
olarak hedefi olacaklardır. Bu durumda en akıllıca iş, dişi balığın sayısını
yüksek tutup, erkek balığın sayısını azaltmaktır. Akvaryumda bir tane dişi
olduğunu ve onun da yumurta taşıdığını varsayarsak, bütün erkekler bu dişinin
peşinden yüzecek ve dişi devamlı olarak yorgun olacaktır. Böyle bir durumun
ortaya çıkmasını önlemek için akvaryumdaki dişi sayısını erkek sayısından fazla
tutmak faydalı olacaktır. Bu oran 1e 3d ya da 1e 2d şeklinde olabilir.
10.) Su Düzenleyiciler:
10.) Su Düzenleyiciler:
Su düzenleyiciler, temel olarak
musluklardan akan ve içeriğinde akvaryum balıklarına uygun olmayan elementleri
düzenleyerek suyu balıklar için uygun hale getirir. Dip çekimi sonrasında
akvaryuma ilave edilecek suya birkaç saat öncesinden ölçüsüne uygun olarak su
düzenleyicisi kullanmak balıklarınızı koruyacaktır. Çiklit gibi çok daha iri ve
dayanıklı balıklar doğrudan musluk suyu ile doldurulmuş akvaryumlarda
yaşayabilirlerse de bu Lepistesler için geçerli değildir. Lepistesler daha ufak
ve hassas oldukları için su düzenleyicileri kullanmakta fayda vardır. Sudaki
ağır metallerin bağlanması ve klorun giderilmesinin yanı sıra içeriğindeki B
vitamini sayesinde balıkların sinir sistemine desteği ve mukoza zarı ve
solungaçlara koruma sağlaması su düzenleyicileri özelliğidir.
11.) Erken Aylarda Döl Almayı Önlemek:
11.) Erken Aylarda Döl Almayı Önlemek:
Dişi balığın erken aylarda döl almasını
önlemek balığın yıpranmasını azaltacaktır. Balığın ergenliğe geçer geçmez erkek
tarafından döllenerek yumurta taşımaya başlaması balığın ileriki dönemlere
yorularak girmesine sebep olur. Bu nedenle, yavru lepisteslerin cinsiyetleri
fark edildiğinde, imkanlar dahilinde balıklar dişi-erkek ayırımına tabi
tutulması ve dişilerin erkeklerden ayrı olarak döl almadan yetişkinliğe geçmesi
yavru adet ve kalitesini artıracaktır. Üstelik bu yöntemle büyümüş en iyi erkek
ve en iyi dişilerin ayrı bir akvaryumda bir araya getirilmesi de kaliteli yavru
almak isteyen yetiştiricilerin uyguladıkları bir yöntem olduğunu belirtmek
isterim.
12.) Hastalıkların Tedavisi:
12.) Hastalıkların Tedavisi:
Lepistesler hassas balıklardır.
Özellikle de yurtdışından gelenlerin katteddiği uzun yol balıkların
dayanıklılığını tartışılı hale getirir. Bu nedenle lepistesinizin
akvaryumunuzdaki ilk 15 günü çok önemlidir. Eğer bu sürede bir balığınızda
herhangi bir hastalık çıkmadığı takdirde balığınız su şartlarını kabul etmiş
demektir.
Bu dönemde ya da farklı bir zamanda
balıklarınızda gözle görülen bir hastalık emaresi tespit ettiğinizde, hasta
balığın diğer bir akvaryuma nakledilmesi ve diğer balıkların da birkaç gün süre
ile takip edilmesi gerekir ki onlarda da bir sorun olup olmadığı görülsün.
Bundan sonra hasta balığa, karantina
akvaryumunda gereken tedavi uygulanmalı, balığın çabuk iyileşmesi için ilaç
dozunda bir artışa gidilmemelidir.
Sonuç olarak, verilen tavsiyeler
Lepisteslerinizin yaşam standartlarını yükselteceği için aynı tavsiyeleri,
diğer balıklarınız için de uygulayabilirsiniz.
Yukarıda sıralan yöntemler lepisteslerle
ilgilenenlerin hep bildiği ya da bildiği halde farkına varmadığı temel
kurallardır. Aslında bu yöntemler sadece Lepisteslere özgü değil, tüm balıklar
için geçerlidir. Yukarıdaki hangi maddenin tersini lepistes harici balıklara
uygulayabiliriz ki.
Sağlıklı Lepistesler dilerim…
YAZAN: Tamer AYGÜN